Çalışanların ve öğrencilerin yaşadıkları endişe, korku ve heyecansal gerginlikler psikolojik yapıyı derinden etkiler.
Belirli oranlarda stres herkese iyi gelir. Yararlıdır. Bir işi yapmak, başarmak için insanı motive eden bir tarafı vardır. Mesela; çocuk okul ile ilgili stres taşıdığı takdirde derslerine ehemmiyet verir. Fakat fazlası olduğunda ise sınav kaygıları, strese bağlı performansında düşme görülür. Bu örnek stres yaşanan her duruma genellenebilir.
Çalışanların ve öğrencilerin yaşadıkları endişe, korku ve heyecansal gerginlikler psikolojik yapıyı derinden etkiler. Bu etkiyi en aza indirmek için etkili bir yöntem var: `Otojenik Eğitim`
Alman psikiyatrist Johaness Schultz tarafından 1920'li yılların başlarında geliştirilmiş bir gevşeme tekniği olan Otojenik Eğitim (Autogenic training) sempatik ve parasempatik sinir sistemleri arasındaki dengeyi, gevşemeyi, rahatlatmayı sağlar. Bu rahatlama durumunun sindirim ve bağırsak hareketleri, kan basıncı, bağışıklık sistemi fonksiyonları vs. faydalı etkileri vardır. Avrupa`da otojenik eğitim ile sancısız çocuk doğurma çok popülerdir. Stres ve psikosomatik bozukluklarda yardımcı bir yöntem olarak kullanılmaktadır. Dikkati yoğunlaştıramama, uykusuzluk, dinlenememe ve iç huzursuzluğu giderebilmekte de tesirli olmaktadır.
Bu tekniği kişi kendi-kendine 15 dakika süren periyotlarla sabah, öğle ve akşam vakitlerinde yatarak veya oturarak uygulayabilir. Gözler kapanır ve eğitimin belli başlı telkinleri ile çalışılır. Yaklaşık 2 - 6 haftalık bir çalışma sonrası kısa bir süre içerisinde stresli bir konumdan, sakin, rahat ve huzurlu bir konuma gelebilme becerisi kazandırır.
Psk. Hayriye Öztuğrul / Dünya Bülteni