Adından anlaşıldığı gibi gelecekte bitmiş zamanı "-gelmiş olacağım, yapmış olacağım, konuşmuş olacaksın" şeklinde Türkçeleştirmek mümkündür. Şimdi ise bu zamanın nasıl yapıldığına gelelim.
"Gelecekte bitmiş zaman" olarak Türkçeleştirdiğimiz Futur II'de werden yardımcı fiiliyle yapılır. Ana fiilin ise Partizip Perfekt'i haben veya sein yardımcı fiileriyle birlikte cümle sonunda kullanılır. Şahıslara göre bir tek werden yardımcı fiili değişir ve çekimlenir.
Örnek birkaç çekimle birlikte Futur II'nin teşkilini ve Türkçeye çevrilişini bir kere daha tekrarlayalım.
ich
| werde
| gesehen haben
| görmüş olacağım
|
du
| wirst
| gesehen haben
| görmüş olacaksın
|
er
| wird
| gesehen haben
| görmüş olacak
|
sie
| wird
| gesehen haben
| görmüş olacak
|
es
| wird
| gesehen haben
| görmüş olacak
|
wir
| werden
| gesehen haben
| görmüş olacağız
|
ihr
| werdet
| gessehen haben
| görmüş olacaksınız
|
sie
| werden
| gesehen haben
| görmüş olacaklar
|
Sie
| werden
| gesehen haben
| görmüş olacaksınız
|
Bu örnekte görüldüğü gibi, werden yardımıc fiili şahıslara göre çekimlenmekte, Partizip Perfekt ise mastar halde olduğu gibi bulunan haben ile birlikte en sonda yer almaktadır.
Aşağıdaki örnekte ise Partizip Perfekt'i sein yardımcı fiiliyle birlikte kullanılan gehen fiilinin Futur II çekimini inceleyelim. Bu çekim de yukarıdaki gibi yapılmakta, sadece sein yardımcı fiili mastar olarak olduğu gibi en sonda yer almaktadır.
ich | werde | gegangen | sein |
du | wirst | gegangen | sein |
er | wird | gegangen | sein |
sie | wird | gegangen | sein |
es | wird | gegangen | sein |
wir | werden | gegangen | sein |
ihr | werdet | gegangen | sein |
sie | werden | gegangen | sein |
Sie | werden | gegangen | sein |
Örnek CümlelerWir werden bis dann die Wohnung gekauft haben
(O zamana kadar evi satın almış olacağız.)
Herr Reinhardt wird bis 2005 seine Schulden begliechen haben.
(Bay Reinhardt 2005'e kadar borçlarını kapatmış olacak.)
Die Sekretärin wird bis Montag den Bericht geschrieben haben.
(Sekreter pazartesiye kadar raporu yazmış olacak.)
Mein Bruder wird seinen Schlüssel verloren haben
(Erkek kardeşim anahtarını kaybetmiş olacak.)
Bis Mai werden wir alle Hemden verkauft haben.
(Mayısa kadar bütün gömlekleri satmış olacağız.)
Die Polizisten werden den Dieb gefangen haben.
(Polisler hırsızı yakalamış olacaklar.)
Der Direktor wird bis 10 Uhr gekommen sein.
(Müdür saat 10'a kadar gelmiş olacak.)