old_boy Dilkolik Üyesi
Mesaj Sayısı : 92 Başarı Puanı : 211 Rep Gücü : 3 Kayıt tarihi : 17/10/09
| Konu: Rehberlik Modelleri Ptsi 1 Mart 2010 - 6:10 | |
| Rehberlik Modelleri
1. Parsonian Model
1908 yılında Frank Parsons ilk mesleki büroyu kurmuştur. Amacı, endüstri bölgelerinde iş aramakta olan birçok vasıfsız göçmenin, kısa bir eğitim programından geçtikten sonra uygun bir işe yerleşmelerine yardımcı olmaktı.
Mesleki büro da yapılan çalışmalar:
1. Bireylerin incelenmesi, 2. İşlerin çözümlenmesi (çeşitli işlerin gerektirdiği niteliklerin ve sağladığı olanakların incelenmesi), 3. Bu iki kaynaktan elde edilen verilerin karşılaştırılıp eşleştirilmesi (danışana en uygun çalışma alanlarının belirlenmesi).
Bu anlayış, rehberliği, “Mesleğe Yöneltme” ile eş anlamlı olarak görüyordu. Meslek rehberliğinden de, bir kimsenin bir işe girmeden önce o işe uygun olup olmadığını kestirme işlemi anlaşılıyordu.
Parsons’ un yaptığı rehberlik günümüzde “özellik-faktör” yaklaşımı adı verilen bir yaklaşımın başlangıcını oluşturmaktadır.
2. Rehberliğin Eğitim Süreci ile Kaynaştırılması
Bir müddet sonra Parsons’ un yaptığı gibi kişilere tam işe yerleşecekleri sırada yardım etmenin geç kalmış bir hizmet olduğu; bireylere, daha hayata hazırlanırken, yani daha okulda iken yardım edilmesi halinde hizmetlerin daha etkili olacağı ileri sürülmeye başlandı. Böylece rehberlik hizmetleri giderek yaygınlaştırılıp eğitim süreci ile kaynaştırılmaya başlandı. Rehberliği eğitimle özdeş bir hizmet olarak gören Brewer bu yaklaşımın öncülerindendir. Brewer’e göre rehberlik, her şeyden önce eğitimin bir parçasıdır ve başlıca amacı, bireyin okul ve okul dışındaki çevresine uyumunda yardımcı olmaktır. Bu anlayışa göre eğitim ile rehberlik arasında, amaç, yöntem ve sonuçları bakımından bir fark yoktur.
Bu görüş, rehberlik hizmetlerinin tıpkı konu alanlarının öğretilmesi gibi, sınıf içinde verilebilecek bir hizmet olduğu anlayışını getirmiştir. Bunun sonucu olarak okul programlarında grup rehberliği için saatler ayrılmaya başlanmıştır.
3. Özellik – Faktör (Klinik) Model
Bireysel farkların öneminin anlaşılması ve eğitimin, bireysel gereksinmelere uyarlanması gereğinin kabul edilmesi eğitim kurumlarında rehberlik hizmetlerine yer verilmesini gerekli kılan en önemli etmenlerdendir. Eğitimin bireyselleştirilmesi ise, bireyin yeteneklerinin, ilgilerinin çözümlenmesi ve bireysel gereksinmelere uygun eğitim yöntemlerinin geliştirilmesi ile olanaklıdır. Klinik yaklaşım bu amacı gerçekleştirme çabalarını temsil eder.
Bu model, Parsons’un modeline benzer. Karar vermede bireye yardımcı olmadan önce, onun ayrıntılı olarak incelenmesine ağırlık verir. Klinik model, özellikle rehberliğin psikolojik danışma hizmetlerinde “tıbbi model”i uygulaması ile karakterize edilir. Bir diğer adı “Minnesota Okulu” olan bu yaklaşıma göre; bir sorunun, bir güçlüğün nedenini ortaya çıkarmak, o sorunun çözümünde en önemli aşamadır. Klinik model, sorunların kaynağının dışsal tekniklerle (test, gözlem vb. araçlarla) ortaya çıkarılabileceğini kabul eder. Danışman, bir uzman, bir otorite olarak, danışana bazı çözüm yolları tavsiye edebilir, ancak danışan da kendisine önerilen yollardan birini seçmekte özgürdür.
Klinik model, bireyi tanımada kesin sonuçlar veren ölçme araçlarının kullanılmasına ağırlık verdiği için bilimsel bir yöntem sayılır. Ancak, bireyi tanımada sadece dışsal tekniklerden yararlanması, bu tekniklerin geçerliğinin düşünüldüğü kadar yüksek olmayışı ve bireyin ölçülen niteliklerine karşı tutumunu yansıtmayışı nedeniyle eleştirilmektedir. Danışmanların danışma sürecinde aktif bir rol oynamaları, danışanlara tavsiyelerde bulunmaları da danışanlarda bağımlılığı pekiştiren davranışlar olarak eleştirilebilmektedir.
Klinik yaklaşım, bugün rehberlik ve psikolojik danışmada kullanılan birçok ölçme aracının geliştirilmesine, toplu dosya sisteminin oluşturulmasına katkıda bulunmuştur.
4. Karar Vermeye Yardım Süreci Olarak Rehberlik
Katz, Tiedeman ve Jones’a göre rehberlik, bir karar verme sürecidir. Rehberlik hizmetleri bireylerin iş ve meslek seçimi kararları sırasında ihtiyaç duydukları olgusal bilgiyi sağlamak amacıyla başlatılmıştı.
Bu model eğitimin kesintiler yarattığını, yani bireyi, sık sık karar vermeyi gerektiren yol ayırımlarına getirdiğini ileri sürmekte ve rehberliği, bireye bir hedef seçme ve o hedefe götürecek araçları belirlemede yardımcı hizmet olarak görmektedir. Rehberlik, toplumun izin verdiği eğitsel ve mesleki seçenekler arasından bireyin yapacağı seçime profesyonel bir müdahaledir. Bu müdahale, bireyin benimsediği değerlerin incelenmesidir.
5. Gelişimsel Rehberlik
Rehberlik hizmetlerinden beklenen işlev; önce meslek seçme ve işe yerleştirme (1900-1920), sonra okula uyum ve eğitsel başarı (1930-1950) ve 20. Yy. ın ikinci yarısında ise bireyin topyekün gelişimi ve yaşama uyumu (1960’lardan beri) konularında yardım hizmetleri olarak değişmiştir. Gelişimsel rehberlik anlayışı, normal bireylerin kapasitelerini tam olarak kullanabilmeleri, kendilerinden beklenen gelişimsel görevlerini yerine getirebilmeleri için optimum koşulları sağlamayı hedeflemektedir.
Ülkemizde bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığı rehberlik hizmetlerini “yöneltme” ile sınırlandıran bir anlayışa sahipti. Okullarımızda rehberlik hizmetleri “kriz odaklı” bir anlayışla algılanmıştır. Bir başka deyişle PDR hizmetleri sadece problemli, okulda sorun yaratan, uyumsuz ve başarısız çocukların gönderildiği bir servis olarak tanınmıştır. Zaman zaman bu hizmetlere “okulda oluşabilecek sorunları bir işlev yüklendiği de görülmüştür. Kriz yönelimli, iyileştirici-çare bulucu, önleyici yaklaşımları yetersiz bulan yeni bir yaklaşım günümüzde rehberlikte çağdaş ve önemli bir anlayışı ortaya koymuştur: Gelişimsel yaklaşım.
Rehberlikte gelişimsel yaklaşım; rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinin, akademik başarıyı arttırma ya da meslek seçimi gibi sorunlar ile sınırlandırılmasına ve bunalım durumlarında düzeltici, çare bulucu yardımlar sağlamaya ağırlık vermesine bir tepki olarak gelişmiştir. Gelişimsel rehberlik, bireyin sürekli gelişim halinde olduğu, bir gelişim basamağını başarı ile geçirenlerin daha sonraki gelişim basamağının gelişim görevlerini de daha iyi başaracağı gerçeğine dayanmaktadır.
Gelişimsel yaklaşıma göre rehberlik hizmetleri, öğrencinin gelişimini sağlıklı sürdürebilmesi için her eğitim kademesinde verilmesi gereken hizmetler olarak sunulurlar. Çünkü rehberlik hizmetleri, bireyin farklı dönemlerdeki gelişim ihtiyaçlarını gerçekleştirmesini kolaylaştırma gibi bir işlev üstlenir. | |
|
old_boy Dilkolik Üyesi
Mesaj Sayısı : 92 Başarı Puanı : 211 Rep Gücü : 3 Kayıt tarihi : 17/10/09
| Konu: Geri: Rehberlik Modelleri Ptsi 1 Mart 2010 - 6:15 | |
| İlk kez Brewer'in çalışmalarıyla eğitim kurumlarına taşınan rehberlik hizmetleri grup rehberliği etkinliği ile bilgi verme hizmetlerini ön plana çıkarmasına karşın bireysel ayrılıklara yeterince önem vermemiştir. Bu modele bir tepki olarak ortaya çıkan, çok sayıda ölçme aracı geliştirilmesini sağlayan ve bireyi tanıma hizmetine ağırlık veren rehberlik modeli aşağıdakilerden hangisidir? A) Eğitimle kaynaştırılmış model B) Klinik model C) Parsonian model D) Karar verme sürecine dayalı yardım modeli E) Gelişimsel rehberlik modeli Kaynak : Takvim & Yargı Cevap : - Spoiler:
B) Klinik model
| |
|